Somuncu Baba da Melami meşrep bir hayat tarzı sürmektedir. Fakat bu gizlenme hali uzun sürmeyecektir. Çünkü o dönemde Bursa’da olan ve Yıldırım Beyazıd Han’ın damadı olan Emir Sultan Somuncu Baba’nın hallerinden şüphe edecek ve onu denemek için fırınına gidecektir.
Somuncu Baba bir gün fırına ekmeklerini sürmüştü. Pişmelerini beklerken yanına padişah Yıldırım Bayezid Han’ın damadı Emir Sultan geldi. Elinde bir çömlek vardı. “Selamun aleyküm baba!” dedi. O da “Ve aleyküm Selâm!” diyerek mukabele etti. Emir Sultan, elindeki yemek çömleğini Somuncu Baba’ya verip içindekinin pişirilmesini rica etti. Somuncu Baba kabı alıp fırının ağzından içeri sürmek istediyse de çömleği fırına bilerek sokmadı. Bir daha denedi yine olmayınca Emir Sultan’a döndü ve:
- Çömlekçilik sizin işiniz. Çömleği fırına senin sürmen daha uygundur! dedi.
Emir sultan şaşırmıştı. Onun geçmişte çömlekçi olduğunu nereden biliyordu bu zat?
Somuncu babanın bir Allah dostu olduğu yolundaki düşünceleri artan Emir Sultan:
- Peki” diyerek çömleği aldı ve fırının gözünden içeri rahatlıkla sürdü.
Fakat fırında hiç ateş yoktu. Somuncu Baba fırının ağzını kapattıktan sonra:
- Birazdan pişer, bekleyin, buyurdu.
Bir müddet bekledikten sonra kapak açıldı. Fırında hiç ateş olmadığı halde yemeğin piştiğini gören Emir Sultan, Somuncu Baba’nın büyük velilerden olduğunu iyice anladı. Orada tasavvuf üzerine biraz sohbet ederek dost oldular. Bu dostluğa Hacı Bayram’ın da katılmasıyla artık üç yaren yar meclislerinde sık sık bir araya gelip halden hale gireceklerdi. Taki Ulu camii tamamlanıp açılışı yapılıncaya dek…